20110126

Hollanda.

Birileri bir yerlerde sabitlenmis, hani sokmeye ugrastikca duvar dokuluyor sanki. Solmus ve tozlanmis aile fotograflarinin biricik yuvasi eskimis cerceveler; azicik oynatsan duvarin arkasinda temiz kalmis birkac santimetrekarelik alanla kiyaslayacak komsular duvarin kirini.. Bu yuzden en son bes alti yil once oynanmis yerinden ve hemen tekrar sabitlenmis. O fotograftaki herkesin hayatta ya da olu olmasinin bir onemi yok; o fotograf bile onemli degil aslinda- onem arz eden yegane sey o eski cerceve. Ansiz ve anisiz ve ozellikten de cok uzak o cerceve.

Ayaklarimin altina civi caksalar yerin altindan, ben gene de o cerceve gibi olamayacagim. Su an bana yabanci bir adamin evinde, bana yabanci bir dilde ruyalar goren o adamin koltugunda, o adamin bilgisayari kucagimda olarak oturmus, kendi dilimde ruyalar gormek uzere bana ait olmayan bir yerde uyumak icin gitmeden hemen once, kendimin olan bu emin olma halini yazmak istedim.. Sabit olarak oturdugum su an bana, metro beni bilmedigim isimlerde bilmedigim merkezlere tasirkenki anlardan daha yabanci...

Icimde doymak bilmeyen bir yolcu var. Hayatimi bu sekilde surdurmem mumkun degil ben de biliyorum. Dilini anlamam veya anlamamam onemli degil, yanimda kimin oldugu, kimi sevdigim v e kimi sevmedigim de.. Ben sadece , yolda olmak zorundayim.

Yarin Rotterdam'a giden yolda olacagim gibi!


Hiç yorum yok:

İzleyiciler