20101205

Ben bir pazartesi günüydü,
Unuttuğum düşüncelerimi cebime doldurup alelacele,
Ve koşar adım çıkıp kapıdan unutunca anahtarları,
Hep geç kaldığım gibi gene geç kalmıştım haftaya.
Ben bir pazar günüydü,
Çok fazla çekmişim kafayı bir gece evvel,
Yolunu unutmuşum en tanıdığın, kaybolmuş bedenimle,
Pazardı evet hatırlıyorum netlikle,
Ben o pazar gününde,
Gene küfrederek ve sırılsıklam yağmurdan,
Çünkü hep unuturum koşmayı yağınca,
Paçalarım ve çoraplarım ve saçlarım ve omuzlarımla,
Kaybolmuş ve unutmuştum yolumu,
Her sokak güneşsiz, sırılsıklam ve kupkuru, susuz kalmış
Ve bir Allah'ın kulu da basmamış adımını dakikalar olmuş ve saatler
Ve ben bulduğum ilk sokakta yağmur altında
Saatlerce dikilmiş ve beklemiştim bildik aydınlığını günün,
Ben o pazar günüydü, saat altıyı yirmi dört geçe
Islak bir burun ve kırmızı bir gölgeyle bulmuştum yolumu da,
İşte o bahsettiğim pazartesiyi etmiştim sabahın körüydü,
Eve girmiş ve evden çıkmıştım
Cebim tıkıştırılmış düşünce ve
İçim bir dolu karanlıkla dolu
Tüm miş'li geçmişlerimi de unutmuş ve bir ıslık çalarak
Kapıyı ardımdan nasıl çekmiştim anlamam
Mutsuz olduğumu unuttuğum ve mutlu olduğum
Ve anahtarımı unutup kapıda kaldığım
Ve okumayı unutup kitapları küstürdüğüm
Ve sevmeyi unuttuğum, bir dolu küskün ve eskimiş
Ve yalnız, ve dertli, ve uzak dostla
Ceplerimi boşalttıkça havayla doldu beynim
Bir pazartesiydi ben kapıda kaldım,
Bereket ki değiştirmiştim kahverengi paltomu,
Bereket ki ters yüz edip geri koymuştum yerine
Beynimi
Ben, bir pazartesiydi,
Günleri karıştırıp hayata karıştım,
Hayat karıştı, beynim ters yüz,
Ben bir salı günüydü,
Üşütmüştüm ve yalnızdım ve beş kuruş yoktu cebimde,
O gün anladım ki ben,
Cep düşünceyle doluysa başka yer bırakmıyor bir şeye.
Dedim, bir salı günü, öyle olsun
Ben, unuttuklarımın cezasını çekeyim,
Ceplerim dolu, ve ölesiye boş, gerekirse yalın ayak,
Ve ölesiye yalın,
Ben hep yaşamaya bu günkü kadar uzak,
Ve bu günkü kadar geç kalacağım.

Hiç yorum yok:

İzleyiciler