Özlediklerini sor kendine. Aslında ne kadar büyük bir boşluğu izlediğini anlamaya çalış. Aslında ne kadar çok acının var olduğunu o asılı geçmişte. Bir yerlerde sağ kalmış bir iki ruhu birkaç yaralı bedene koyduğunda ne denli pişman olduklarını sağ kaldıkları için, hatırla. Unuttuklarını birer birer hatırlattı zaman sana. Birer birer yaşadın dakikaları. Hani ağır geliyordu bu acı? Şimdi özlediğin o acı mı?
Karar ver.
Kafanı kaldırıp baktığında göreceklerinin rengi temiz mi? Ondan önce, sen kendin temiz misin? Hani aydınlıktı bakışların? Aksine, karanlıktan ibaretsin.
Ve düşünmeye çalış, hatırlamaya. Şarap tad vermez oldu paylaşılmayınca. Paylaşıldığında kızaran dudaklar başkalarını öpebildiler.. Şarabın tadı hala güzel.
Ama hiçbir cümle de susturmuyor ki.. Can acısı sebepsiz olunca iyi hissettirecek bir sebep de bulunmuyor. Bok gibiyim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder